Abone Ol EN

2024-24 / Uluslararası Mali Gelişmeler (Ocak-Mart 2024 - 3 Aylık Özet)

Değerli Okurlarımız,

Uluslararası ticaret ve ekonominin artan önemini bilerek, vergi ve mali politikalar alanındaki küresel gelişmeler ile ilgili bilgi ve değerlendirmelerimizi sizlerle paylaşmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bizi ilgiyle takip ettiğiniz için teşekkür ederiz.

2024 yılı başlarken, Rusya ve Ukrayna arasında uzun süredir devam eden askeri çatışmanın ateşi henüz söndürülemeden Hamas’ın düzenlediği saldırıya karşılık olarak İsrail’in Gazze üzerine başlattığı ölçüsüz bir karşı operasyon dünya politika ve ekonomi gündemini doğal olarak değiştirdi. Ardından 2024 ilk çeyreği sonlanırken İsrail ve İran arasında artan gerilimin çatışmaya dönüşme ihtimali uluslararası iş yapış modellerinin normalleşmesine daha çok uzak olduğumuzu gösteriyor.

Yüksek faiz ve enflasyon döngüsü içinden çıkmaya çalışan global ekonomiler şimdi bu sıcak çatışmaların yarattığı politik ve lojistik sorunlarla da baş etmeye çalışıyorlar. ABD’de bir türlü istenen düzeye gelmeyen enflasyon sebebiyle faiz indirimleri beklenenden gecikmeli olarak gerçekleşiyor, bu durum bir yandan Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere yatırım akışı konusunda isteksizliğe yol açıyor, bir yandan da petrol ve emtia fiyatlarında beklenmeyen artışlarla birlikte bu ülkelerin bütçelerini zorlamaya devam ediyor.

Diğer taraftan, çevresel faktörlerin iş ve sosyal hayat için kaçınılmaz bir risk olduğu BM düzeyinde kararlar ile somutlaşıyor; bu kararlara imza atan ülkelerin 2024 yılı içinde (içinde mali politikaların da olduğu) önemli reformlar yapması bekleniyor.

Türkiye’de 31 Mart 2024’te gerçekleşen yerel seçimin, birçoğu için beklenmeyen ölçüde, mevcut iktidar aleyhine sonuç vermesinin en yakın sebebi olarak ekonomi ve mali politikalar gösteriliyor. 2023 yılı içinde gerçekleşen genel seçimler sonrası oluşan yeni ekonomi yönetimi iş dünyasında genel anlamıyla olumlu karşılansa da uygulanmaya çalışılan sıkı para politikası, sürekli gündeme gelen MB faiz artışları, kamu harcamalarının kontrol altına alınmaya çalışılması gibi tedbirler henüz enflasyon artışı konusunda beklenen sonucu vermedi. Geniş toplum kitlelerinin enflasyon karşısında reel anlamda gelir kaybı yaşamaya devam etmesinin yakıcı politik sonuçlarına iktidarın ne kadar direnebileceği ve sıkı para/ekonomi politikasının sürdürülüp sürdürülemeyeceği önümüzdeki dönem için gündem olmaya devam edecek gibi gözüküyor.

2023 yılı başında gerçekleşen yıkıcı depremin onarım çalışmaları ve KKM hesapları sebebiyle kamunun artan mali yükleri bütçe üzerinde baskı oluştururken, ilave gelir kaynağı olarak vergi artışlarını, 2023 yılında önemli oranda kullanmış olan iktidarın 2024 yılı için ek gelir yaratacak tedbirlerinin yerel seçimlerden sonraki dönemde açıklaması bekleniyor.  

Bu kapsamda, dünyada yaşanan ve Türk yatırımcıları da etkileyebilecek mali gelişmeleri gözlemleyerek, önce yabancı ülkelerde yaşanan gelişmelerle başlayacağız, sonra AB / OECD gibi uluslararası kuruluşların vergi ve mali gündemlerine değinerek Türkiye’de yaşanan önemli uluslararası gelişmeleri başlıklar olarak ileteceğiz.

Keyifli okumalar dileriz.

 A. Ülkelerde Yaşanan Mali Gelişmeler

 
İspanya – İklim değişikliği ile mücadele için yeni vergi/mali politikalar yürürlüğe giriyor

Birleşmiş Milletler bünyesinde devam eden ve iklim değişikliği ile mücadeleyi önceleyen çalışmaların parçası olarak 2023 yılı sonunda Dubai’de yapılan COP28 toplantısı sonrası üye ülkeler önemli bazı taahhütlere imza attılar.

Bu taahhütlerin parçası olarak, imza atan ülkelerden olan İspanya, vergi ve mali politikalarında değişiklik yapacağını açıklayan ilk ülkelerden birisi oldu. Planlanan değişiklikler arasında bazı yenilenebilir enerji yatırımlarının serbest olarak amorti edilebilmesi, yeni güneş enerji kurulumlarının yerel vergiler bakımından teşvik edilmesi ve sürdürülebilir teknoloji içeren araç ve şarj istasyonu yatırımlarına hızlandırılmış amortisman uygulama imkânı getirilmesi gibi başlıklar öne çıkıyor. Benzer uygulamaların yıl içinde BM kararlarına imza atan diğer ülkeler tarafından da açıklanması bekleniyor.

İsviçre – Asgari kurumlar vergisi uygulaması başlıyor

1 Ocak 2024’ten geçerli olmak üzere OECD bünyesinde karar verilen “asgari kurumlar vergisi” oranının (15%) İsviçre’de uygulanması ile ilgili Anayasal değişiklikler yürürlüğe girdi. İsviçre, söz konusu düzenleme kapsamında öncelikle büyük çok uluslu şirketleri yerel ek vergilendirmeye (domestic supplementary tax) tabi tutmayı hedefliyor. Kantonlar düzeyinde uygulanan yerel vergi oranları da bu amaçla artırılıyor. Ancak OECD planı içinde yer alan diğer bazı uygulamalar (Income Inclusion Rule “IIR” and the Undertaxed Profit Rule “UTPR”) İsviçre’nin yatırım çeken bir ülke olarak avantajlarını koruyabilmesi için henüz İsviçre’de yürürlüğe konulmuyor; bu uygulamaların 2025 sonuna kadar İsviçre mevzuatına tanımlanması bekleniyor.

Bu değişiklikler sonrasında dahi İsviçre AB içindeki gelişmiş ekonomiler arasında (kantonal ve federal vergiler birlikte değerlendirildiğinde) en düşük Kurumlar Vergisi yükü olan ülkelerden birisi olmaya devam edecek ve sunduğu diğer teşvik ve istisnalar ile birlikte uluslararası yatırımcılar için alternatif olmayı sürdürmeyi planlıyor.
 
Slovakya – Yeni vergi politikaları yoluyla ekonomik iyileştirme amaçlanıyor

AB düzeyinde birçok ülkede ekonomik zorluklar ile mücadele amacıyla vergi politikası değişiklikleri bekleniyor. Bu kapsamda Slovakya 2024 yılında uygulanması beklenen yeni vergi politikalarını açıkladı. Bunların arasında, bankacılık sektörüne ilave vergi uygulaması, tütün ve alkol ürünleri için artan gümrük vergileri, sağlık sigortası primlerinde artış gibi mükelleflere ilave mali yük getirecek değişiklikler yanında, daha pozitif olarak görülen devlet yardımı kuralları ve holding şirketlerine yönelik değişiklikler de gündemde olacak.

Diğer taraftan, artan çifte vergilendirmeyi önleme (double tax treaty) anlaşmaları sayesinde Slovakya uluslararası yatırımcılar açısından daha cazip bir ülke olmayı hedefliyor. AB ülkeleri arasında eski doğu bloku ülkeleri halen vergi oranları bakımından en cazip ülkeler arasında yer alıyor ve Türk yatırımcıların da dışa açılma planları için önemli bir alternatif sunuyor.


İsveç – Geçmiş yıl zararlarının kullanılması ile ilgili yeni kriterler getiriliyor

İsveç Maliye Bakanlığı geçmiş yıl zararlarının kullanımı hakkında bazı geliştirme ve sadeleştirme önerileri içeren bir tasarı yayımladı. Bu tasarıda, özellikle geçmiş yıl zararı olan firmaların el değiştirmesi veya şirket birleşmesi, satın alması gibi süreçlerde yer alması halinde zararların sadece “vergi planlaması” amacıyla kullanılmasının önüne geçilmesi de hedefleniyor.

Söz konusu değişikliklerin 2025 yılı başında yürürlüğe girmesi hedefleniyor. Geçmiş yıl zararları yüksek olan firmaların bu yılın içinde gerekli aksiyonları alarak bu zararların vergi avantajlarını koruyabileceği ifade ediliyor.

 
Almanya – İlişkili ortaklık yapıları arasında yapılan “varlık devri” işlemlerine yönelik önemli mahkeme kararı tartışmaları beraberinde getirdi

Almanya Federal Anayasa Mahkemesi’nin verdiği güncel bir karar, Almanya’da çok kullanılan bir vergi istisnasının yasal dayanağını tartışmaya açtı. Söz konusu karara göre, Almanya’da kurulu olan ortaklık yapıları (partnership structure) altındaki yatırımlar arasında yapılan varlık transferleri için uygulanan bazı gelir/kurumlar vergisi istisnalarının, birbiriyle ilişkili ortaklık yapıları arasında devirler için uygulanamayacağına hükmetti. Bu uygulamanın anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri süren mahkeme, yasa koyucu makam olan federal parlamentodan da 2000 yılına kadar geriye etki edecek yeni bir yasal düzenleme yapmasını talep etti.

Bu uygulamadan geçmişte yararlanmış yatırımcıları da etkileyebilecek olan söz konusu yasal düzenlemelerin yakından takip edilmesi gerektiğine ve bu durumun bir takım ilave hukuki sorunlara da yol açabileceğine yönelik tartışmalar devam ediyor.  

 
İtalya – Mükelleflere “melez” vergi yapılarına yönelik beyanda bulunarak vergi incelemelerinden korunma imkânı getiriliyor

İtalya’da gündemde olan yeni vergi reformunun içinde, melez (vergiye tabi tüzel kişiliğe haiz olup olmadığı kanunlar karşısında farklı tanımlanan) yapıların vergisel planlama amacıyla kullanılmasına karşı olan (“anti-hybrid”) düzenlemelerine ilişkin, bu yapıları kullanmış olan İtalyan vergi mükelleflerine, 2020 yılından başlayarak verecekleri bir beyanname ile vergi incelemesi ve buna bağlı olan para cezalarından korunma imkânı sağlanıyor. Söz konusu beyanın içeriği ve koşulları vergi reformu kapsamında netleştiriliyor, bu uygulamadan yararlanan mükelleflerin eksik olarak ödedikleri vergi anaparasını ödemeyi kabul ederek gerekli dokümanları 2023 yılı beyannamesinin son tarihine kadar (30 Eylül 2024) vergi idaresine sunmaları bekleniyor.

Türkiye’de de bir benzeri olan (VUK içinde yer alan pişmanlık hükümleri) bu düzenlemelerin AB içinde giderek daha sık kullanılarak vergi mükelleflerinin kendi beyanları (self-disclosure) ile vergi ihtilaflarının efektif yollarla giderilmesi hedefleniyor.

İsveç – Finansman gider kısıtlaması uygulaması AB mevzuatına aykırı bulundu

İsveç Yüksek Mahkemesi’nin vermiş olduğu güncel bir kararda, grup içi şirket satın alınmasını finanse etmek için yine grup içi şirketten kullanılan bir krediye ilişkin yüklenilen finansman giderlerinin vergi matrahından indirilmesini reddeden İsveç vergi idaresi uygulamasının iptaline ve bu kısıtlamaya sebep olan İsveç vergi düzenlemesinin de AB’nin temel değerleri arasında yer alan “sermayenin serbest dolaşımı” (free movement of capital) ilkesi ile çeliştiği yönünde karar verildi. 

AB üyesi bir ülkede yerleşik şirketlerin İsveç gibi diğer AB üyesi olan bir ülkedeki yatırımlarını ilgilendiren karar, İsveç’te daha önce yürürlüğe giren ve çok tartışma konusu olan “finansman gider kısıtlaması” ile ilgili düzenlemelerin AB mevzuatı bakımından da uygun olmadığını ortaya koymuş oldu. İsveç hükümetinin söz konusu finansal gider kısıtlaması düzenlemelerini bu doğrultuda gözden geçirip güncellemesi bekleniyor.

Hollanda – Gayrimenkul yatırımı yapan yabancı şirketlerin vergi rejimi değişiyor

Hollanda hükümeti, yabancı şirketlerin vergisel sınıflandırmasını etkileyecek bir düzenlemeyi 2025’ten geçerli olmak üzere hayata geçirmek istiyor. Bu değişiklik özellikle yabancı şirketlerin statülerinin benzer Hollanda şirketleri ile karşılaştırılmasını ve buna uyumlu olarak vergilendirilmesini hedefliyor. Değişiklik önerileri tasarı halinde sunuldu ve 2024 yılı içinde yasalaşması bekleniyor.

Vergi uzmanları, önerilen değişikliklerin özellikle Hollanda’da gayrimenkul yatırımı yapan yabancı şirketleri önemli ölçüde etkileyebileceğini ifade ediyorlar ve bu yapıları kullanan yatırımcıların potansiyel etkilerini anlamak için uzmanlarla görüşmeleri gerektiğini tavsiye ediyorlar.

İtalya – Yeni vergi kontrol sisteminin kapsamı genişletiliyor

İtalya hükümeti 2023 yılında yeni bir vergi kontrol rejimi (Cooperative Tax Compliance “CTC” Regime) hayata geçirmişti. Öncelikli olarak 1 milyar EUR üzerinde geliri olan büyük mükelleflere bu kapsamda kendi hesaplarını ve vergisel işlemlerini gözden geçirip vergi idaresine raporlama yükümlülüğü getirilmiş ve uzman vergi avukatı veya mali müşavirlere de bu beyanları kontrol edip onaylama sorumluluğu verilmişti.

Vergi idaresi ile mükellefler arasında iletişim ve iş birliğini arttırmayı hedefleyen bu yeni sistem daha küçük ölçekli şirketleri de kapsayacak şekilde genişletilmek isteniyor. Aynı zamanda bu sistemden yararlanmak isteyen mükelleflerin şirket yönetimi ve iç denetim prensipleri arasına etkin bir vergi kontrol sistemi (Tax Control Framework) uygulama zorunluluğu da getiriliyor. Sistemden yararlanan mükelleflere daha az vergi incelemesi, idari para cezalarında indirim ve kendi beyanları üzerine tespit edilen vergi suçlarına ilişkin adli cezalardan korunma gibi imkanlar sağlanıyor.

Türkiye’de uzun süredir uygulanan vergisel Tasdik işlemlerine benzer bir uygulama gibi gözükse de içeriği ve kapsamı daha geniş olan ve şirket yönetiminin vergisel süreçlere bütüncül olarak katılmasını ve sorumluluk almasını hedefleyen bu rejimin İtalya’da artarak sürmesi bekleniyor.

UK – Yeni vergi tasarısı yabancıları da etkileyecek önemli değişiklikler içeriyor

İngiltere hükümeti adına yapılan ve sonbaharda hayata geçirilmesi planlanan yeni bütçe tasarısı içinde yer alan vergi düzenlemeleri dikkat çekici bazı değişiklikler içeriyor. Yabancı yatırımcıları da etkileyebilecek olan bazı önemli vergi başlıklarına aşağıda yer vermek istiyoruz. Henüz istişare halinde olan bu tasarının takip edilerek etkilenecek yatırımcılar için uzman görüşü alınması tavsiye ediliyor.

  • Enflasyon beklentisinin 2%’ye düşmesi ile birlikte resmi faiz oranlarının indirilmesi ve buna bağlı bütçede bazı vergi indirimleri yapılması bekleniyor,
  • AR-GE vergi rejiminde planlanan değişikliklerin gecikmeden (2024 yılı içinde) yürürlüğe girmesi ve vergi idaresinin AR-GE teşviklerini ve desteklerini değerlendirmek için uzman bir danışma kurulu oluşturması planlanıyor,
  • Yabancı çalışanların vergilendirmesini ilgilendiren (non-domiciled tax regime) uygulamasının güncellenmesi ve bazı uygulamaların basitleştirilmesi, koşulların netleştirilmesi hedefleniyor (bu konu özellikle expat statüsünde UK’de çalışan Türk vatandaşlarını doğrudan ilgilendirdiği için dikkat edilmeli),
  • Altı yeni yatırım bölgesi oluşturularak bu bölgelerde özellikle ileri teknoloji üretim, yaşam bilimleri (life sciences), elektrikli araçlar, batarya teknolojisi ve kıyı ötesi yenilenebilir enerji yatırımlarının desteklenmesi planlanıyor,
  • Yerleşim amaçlı (residential) ev satışlarında uygulanan değer artış vergisi (Capital gains tax) oranlarının indirilmesi ve bu yolla gayrimenkul pazarının hareketlendirilmesi hedefleniyor.


Güney Afrika – Elektronik hizmetlerde alınan KDV’de kapsam daralıyor

Güney Afrika, Türkiye’ye benzer bir şekilde, 2014’ten beri elektronik hizmetler için sorumlu sıfatıyla KDV uygulamasını yapıyor. 2019’da kapsam biraz daha genişletilip B2B denilen iş modelini de kapsamına aldı ve yerleşik olmayan firmalar da KDV yükümlüsü oldu. Belli hacmi aşan tedarikçiler için KDV ilave bir maliyet oluşturmaya başladı.

Öngörülen düzenleme ile B2B alanda sunulan hizmetler için bu firmaların uyum maliyetinin hafifletilmesi bekleniyor.

Avustralya, Damga Vergisinde Reform

Victoria Hükümeti yakın zamanda Victoria'daki ticari ve sınai mülkiyet işlemlerinde damga vergisini kaldırmayı ve bunun yerine yıllık Ticari ve Sınai Mülkiyet Vergisini (CIPT) getirmeyi amaçlayan Ticari ve Sınai Mülkiyet Vergisi Reform Tasarısı 2024'ü duyurdu.

Temmuz 2024'te başlaması planlanan bu reform, bu işlemler için nihai bir damga vergisi ödemesi gerektirecek ve bunun ardından, işlemden on yıl sonra başlamak üzere mülkün iyileştirilmemiş değeri üzerinden %1'lik bir vergi (CIPT) uygulanacaktır.

Tasarıda ayrıca damga vergisinden muafiyetler ve arazi vergisi hesaplamalarında bazı indirimler de getiriliyor.

B. Avrupa Birliği Düzenlemeleri


AB – Vergi yardımlaşması yapmayan ülkeler listesi güncellendi

AB Komisyonu tarafından yapılan açıklamada, vergi yardımlaşması yapmayan ülkeler listesi (non-cooperative tax jurisdictions) güncellendi ve Bahamalar, Belize, Seyşeller ve Turks and Caicos Adaları bu listeden çıkarıldı (iki ülke şimdilik “gri liste” içinde yer alıyor).

Bu güncelleme Lüksemburg gibi AB üye ülkelerinin doğrudan bu listeye referans vererek hayata geçirdiği vergi düzenlemelerini etkiliyor; örneğin Lüksemburg’da bu listede yer alan ülkelerde kurulu şirketlere yapılan ödemeler vergi matrahından indirilemiyor ve bu şirketlerle yapılan işlemler zorunlu beyan kuralları (mandatory disclosure rules) kapsamında değerlendiriliyor.

Listenin yeni halinde yer alan “siyah liste” ve “gri liste” içindeki ülkelere aşağıdaki tabloda yer verilmiştir. Rusya Federasyonu AB yaptırımları kapsamında halen siyah liste içinde yer almaktadır. Türkiye’nin de gri liste içinde yer aldığını ve uzun süredir bu listeden çıkmak için mali reformlar hayata geçirmekte olduğunu hatırlatmak isteriz. Listedeki bir sonraki güncellemenin Ekim 2024 içinde yapılması bekleniyor.

Siyah liste (Blacklist) kapsamında olan ülkeler
  1. American Samoa
  2. Anguilla
  3. Antigua and Barbuda
  4. Fiji
  5. Guam
  6. Palau
  7. Panama
  8. Rusya Federasyonu
  9. Samoa
  10. Trinidad and Tobago
  11. US Virgin Islands
  12. Vanuatu
Gri liste (Greylist kapsamında olan ülkeler)  
  1. Ermenistan
  2. Belize
  3. British Virgin Islands
  4. Costa Rica
  5. Curaçao
  6. Eswatini
  7. Malezya
  8. Seyşeller
  9. Türkiye
  10. Vietnam


AB – Gümrük reform tasarısı ilerliyor, 2024 içinde yasalaşması bekleniyor

AB Komisyonu’nun önerdiği ve 1968 yılından bu yana en önemli gelişme olarak adlandırılan AB gümrük mevzuatının gözden geçirilip güncellenmesi süreci AB Parlamentosu içinde ilerledi ve tasarı üzerinde komisyonda görüşmeler ve değişlikler yapılmaya başlandı.

Söz konusu reform kapsamında AB gümrük prosedürlerinin modernleştirilmesi ve basitleştirilmesi (merkezileştirilmesi) ve bu sayede özellikle e-ticaret sektörü ve bazı küçük-orta boy işletmelerin ticaretlerinin kolaylaştırılması hedefleniyor. Mevcut durumda, her AB ülkesinin kendi gümrük idareleri ile hayata geçirdikleri farklı gümrük uygulamaları sebebiyle bu ülkelere AB dışından ticaret yapmaya çalışan küçük ve orta ölçekli işletmeler zorluklar yaşıyor ve bu AB içinde serbest rekabetin uygulanması ve tüketici menfaatlerinin gözetilmesine zarar verdiği değerlendiriliyor.

Tasarının Mart-Haziran 2024 döneminde AB Parlamentosunda görüşülmesi ve 2024 yılı içinde yasalaşması; özellikle Türkiye gibi AB dışı ülkelerden AB içine yapılacak olan ticareti hızlandıracak ve kolaylaştıracak düzenlemelerin olumlu etki yapması bekleniyor.

C. OECD ve Diğer Uluslararası Kuruluşlar

OECD, Zararlı Vergi Rekabeti Listesini güncellemiştir.

Dünya çapında toplam 322 vergisel durumun incelendiği rapora göre en son Birleşik Arap Emirlikleri ve Hong Kong “uyumsuz ülke” listesinden çıkarılmıştır.

BEPS ve MLI

OECD bünyesinde devam eden vergi kayıp ve kaçakları ile mücadele uluslararası eylem planı (BEPS) kapsamında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarında değişiklik yapan çerçeve anlaşması (Multilateral Instrument – “MLI”) konusundaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz.

Esvatini’den sonra Azerbeycan en son 102. ülke olarak imzalamıştı. Ülkelerin onay prosedürlerinin tamamlanmasıyla 1950 anlaşma kapsama alınmış olacaktır. Anlaşmanın tüm imzacı ülkeler tarafından onaylanmasıyla 650 civarında anlaşmada hemen değişiklik olması beklenmektedir. 102 ülkeden 85 tanesi Anlaşmayı uygun bulmuştur. Türkiye ile birlikte 17 ülke beklemektedir. Cezayir ve Lübnan da imzalayacağını duyurmuştur. İmzalamış ve henüz onaylamamış ülkeleri interaktif harita üzerinde görebilirsiniz.

Söz konusu anlaşma 2020 yılında onaylanması için TBMM gündemine sunulmuştu. Yıllar içinde TBMM gündemine gelemeyen bu Anlaşma yenilenmiş ve tekrar gündeme girmiştir. 2024-2026 OVP’de “çok uluslu Türk şirketlerinin uluslararası yeni vergi düzenlemelerinden doğabilecek kayıplarının önlenmesine ilişkin diplomasi geliştirilmesi”aksiyonu olduğunu gördüğümüz için bu Anlaşma’nın bu yıl Meclis gündemine gelebilmesini bekleyebiliriz.

Onaylanması halinde Türkiye’nin imzaladığı çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları uygulamasında önemli değişikliklere yol açabilecek bu anlaşmanın içeriği ve sürecinin takip etmek için vergi danışmanlarınızla temas içinde olmanızı ve bültenlerimizi yakından takip etmenizi önemle hatırlatmak isteriz.

OECD, imzacı ülkelerin tam bir listesini ve karşılıklı kabul edilen maddeleri içeren bir veri tabanını güncelleyerek kullanıma sunmuştur.


OECD, Zararlı Vergi Rekabeti Listesini güncellemiştir.


Ermenistan, Bulgaristan, Kamerun, Mısır, Gürcistan, Kenya, Malta ve Romanya için şeffaflık ve talep üzerine bilgi alışverişi (EOIR) hakkında sekiz yeni emsal değerlendirme raporu yayımlandı. Genel olarak bakılırsa %88 uyumlu, %10 kısmi uyumlu ve %2 uyumsuz olarak değerlendirilmiştir.

Rapora ve detaylara linkten ulaşabilirsiniz.

D. Ülkemizde Neler Var?

 
2024 ilk çeyreğinde en önemli gündemimiz enflasyon muhasebesi oldu. Bu ay içinde ise en önemli gündem maddemiz Kurumlar Vergisi tabii ki. Ticaret Bakanlığı’nın yayımladığı Taslak Enflasyon Muhasebesi Tebliği ile KGK tarafından yayımlanan Kripto Varlıklarla ilgili finansal raporlama standardı da önemli başlıklar.

Ayrıca, bireysel emeklilikte kısmi ödemenin temmuz ayına ertelenmesi, SPK’nın halka açılmada bazı sektörler ve Ar-Ge yapanlar için getirdiği özendirici limitler, yeşil çimento kullanımının kamu ihalesine girmesi, Meclis’e gelmesi beklenen “asgari küresel kurumlar vergisi” konusunda netleşmeye başlayan Kurumlar Vergisi Kanun düzenlemesi ile kripto varlıklara ilişkin Yasa Taslağı da önümüzdeki dönemde Meclis’in önemli düzenlemeleri olacak.

Bu dönemde vergi yargısı açısından da önemli gelişmeler oluyor. Anayasa Mahkemesi’nin kur korumalı mevduata sağlanan kurumlar vergisi istisnası ile ilgili önemli kararı ile Danıştay tarafından iptal edilen Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin “kur korumalı mevduata sağlanan kurumlar vergisi istisnasına ilişkin tartışmalı alt bölümü” önemli başlıklar.

Anayasa Mahkemesi genel olarak kur korumalı mevduat uygulamasında sağlanan vergi avantajını Anayasa’ya uygun bulurken, erken bozma durumunda öngörülen “vergi ziyaı” cezasını uygun bulmadı. Danıştay tarafından verilen karar ise özellikle bu istisnadan yararlanan mükellefler için önemli sonuçlar doğuruyor.

İlgili bölüm esas olarak, uygulamada esas alınan yabancı para birimleri olan Euro, USD ve Pound hesapları arasında aktarım ve dönüşümde bu hesaplara giriş sıralaması olarak “ilk giren ilk çıkar” yönteminin belirlenmesi ve buna ilişkin örnekler verilmesine yöneliktir.


Genel girişten sonra, kısa kısa başlıklarla ülkemizdeki gelişmeleri ele alalım.

Türkiye ve İngiltere, serbest ticaret anlaşması müzakerelerine başladı

  • Türkiye ve İngiltere, Brexit sonrası gelişen ikili ilişkileri ekonomi ve ticaret alanında daha ileriye götürmeyi amaçlayan kapsamlı ve modern bir serbest ticaret anlaşması yapmak için müzakereleri başlattıklarını açıkladı.
  • Londra’da görüşen iki ülkenin ticaret bakanları, ilk tur görüşmelerin haziran ayında yapılmasını kararlaştırdı. Yeni anlaşmanın hizmet ticareti, yatırımlar ve ilave tarım tavizlerini de içermesi, Türkiye ve İngiltere'nin iş insanları için daha güçlü hukuki zemin sağlaması öngörülüyor.


“Asgari kurumlar vergisi Kanunu’nun” gelmesi bekleniyor.

  • Son yıllarda çok duyduğumuz Pillar I ve Pillar II ve asgari vergilemeye ilişkin OECD’de gündeme gelen uluslararası vergileme konusunda Türkiye de adım atmaya hazırlanıyor.
  • Kabaca, dünyada 20 milyar USD ve üzeri geliri olan firmalar ile yine 750 milyon USD ve üzeri geliri olan global firmaların asgari bir vergiyi ilgili ülkeye ödemeleri gereken bir sistematik yaklaşım ve anlaşmalar bütünü gündemde.
  • OECD, Pillar II ile alınacak vergiyi tahmin ediyor. OECD, yaptığı bir hesaplamaya göre minimum kurumlar vergisi uygulaması sayesinde düşük vergilenen tutarın %80 oranında azalacağını duyurdu.
  • Gelir İdaresi Başkanlığı 1 yıldan uzun süredir hummalı bir çalışma ile bir Taslak hazırladı ve yakında Meclis’e sunması bekleniyor. Bu düzenleme ile uluslararası vergi bambaşka bir merhaleye doğru evrilmiş oluyor.
  • Pillar II açısından önemli kurallar şu şekilde sıralanabilir.
    • i- Gelire Dahil Etme Kuralı (Income Inclusion Rule-IIR),
    • ii- Eksik Vergilendirilmiş Ödemeler Kuralı (Undertaxed Payments Rules-UTPR),
    • iii- Geçiş Kuralı (Switch-over rule-SOR) ile
    • iv- Vergiye Tabi Olma Kuralı (Subject to Tax Rule-STTR).


Rusya ile iş yapan firmalar döviz ile ödeme almakta sorun yaşıyor.

  • Devam eden Rusya – Ukrayna savaşının ne zaman biteceğine ilişkin maalesef bir tarih verilemiyor. Herkes yaklaşan ABD seçimlerini konuşuyor.
  • Yaşanan insani dram ise yürekleri burkuyor.
  • Ticari tarafta ise batı tarafından uygulanan yasaklı ürünler dışında hizmet sektöründe de ödeme sorunları yaşanmaya başlandı. Bu konuda alternatif ödeme kanalları ve modellerinin geliştirilmesi, özellikle son dönemde Türkiye’ye kayan iş fırsatları için önemli olabilir.
  • Ödeme açısından Türk Lirası önemli bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor.

 

Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının (ÇVÖA) sayısı artıyor.

2023 bu açıdan verimli bir yıl olmuştu. 2023’te yapılan müzakereleri, yenilenen anlaşmaları ve genel durumu özetlemiştik. 2024’te de öyle olabilir.


Azerbaycan ile başlayalım.

Türkiye ile kardeş ülke Azerbaycan arasında çifte vergi anlaşması güncelleniyor.

 

  • 9 Şubat 1994 tarihinde imzalanarak 1 Eylül 1997 tarihinde yürürlüğe giren ve halen yürürlükte bulunan “Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması”nı revize etmek amacıyla, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığı ile Vergiden Kaçınmaya Engel Olma Anlaşması" 19 Şubat 2024 tarihinde Ankara’da imzalanmıştır.
  • Anlaşma iki ülke Parlamentosu tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girecektir. Revize edilen Anlaşma'nın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 9 Şubat 1994 tarihinde imzalanan Anlaşma hüküm ifade etmeyecektir.


Bununla beraber Hollanda, İsveç, Lüksemburg Anlaşmaları da revizyon aşamasındadır.

Güney Kore ile Türkiye arasında yeni bir Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması

 

  • İlk Anlaşma 24.12.1983 tarihinde imzalanmıştı. Anlaşmanın imzalandığı tarihten günümüze kadar geçen süre içinde gerek iki ülkenin vergi mevzuatında gerekse güncel ekonomik gelişmeler doğrultusunda anlaşma politikalarında değişiklikler olmuştur. Ayrıca, uluslararası Anlaşma modellerinden biri olan “OECD Model Vergi Anlaşması’’ da yıllar itibarıyla güncellenmiştir. Bütün bu gelişmeler dikkate alındığında, eski Anlaşmanın revize edilmesi ihtiyacı doğmuştur. Bu amaçla, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kore Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığı ile Vergiden Kaçınmaya Engel Olma Anlaşması” 22 Ekim 2021 tarihinde Seul’de imzalanmıştır.
  • 23 Ocak 2024 tarihli ve 7494 sayılı Kanun ile Anlaşma uygun bulunmuştur. Anlaşma’ya ilişkin detaylara ve komisyon raporuna Meclis sayfasından ulaşabilirsiniz.

 

Kişisel Verileri Korumu Kanunu’nda önemli düzenlemeler yapıldı.

  • Uygulamada yaşanan bazı sıkıntıların rahatlatılması öngörülen söz konusu değişiklikler sonucu Kanun’un Avrupa Birliği’nde geçerli olan AB Genel Veri Koruma Tüzüğü (“AGVKT”) ile biraz daha uyumlu hale gelmesi beklenmektedir. 
  • Kanun ile öngörülen değişiklikler, (i) özel nitelikteki verilerin işlenme şartları, (ii) kişisel verilerin yurt dışına aktarım şartları ve (iii) idari yaptırımlar ve idari yaptırımlara karşı başvuru yolu hususlarına ilişkindir.

 

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.


Sevgi ve saygılarımızla,

Tax & International Advisory | Taxia & Taxademy

 




PDF İndir