Abone Ol EN

2023-77 / Uluslararası Mali Gelişmeler (Nisan-Haziran 2023 - 3 Aylık Özet)

Değerli okurlarımız,

Uluslararası bir network’ün parçası olarak, vergi ve mali politikalar alanında yaşanan küresel gelişmeler ile ilgili bilgi ve değerlendirmelerimizi sizlerle paylaşmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz.

Dünyada 2023 yılında devam eden (hem ABD hem AB düzeyinde) yüksek faiz ve enflasyon ile mücadeleyi önceleyen sıkı para politikası ve mali düzenlemeler ekonomik aktiviteyi ve ülkelerin mali yapılarını zorlamaya devam ediyor. Rusya ve Ukrayna arasında 1 yılı aşkın süredir devam eden askeri operasyon sebebiyle bozulan uluslararası ticaret dengeleri de halen düzelmiş değil. Küresel bazda yüksek enflasyon ve durgunluk belirtileri sebebiyle enerji piyasalarında korkulan senaryonun aksine maliyetler düşmeye başlamasına rağmen enflasyon birçok ülkede yüksek seyretmeye devam ediyor. Ülke yönetimleri 2023 yılında yeni bütçe politikalarını hayata geçirirken küresel ısınmanın etkileri daha da yakıcı olarak hissediliyor. Bazı ülkeler yüksek enflasyon sebebi ile alım gücü düşen alt gelir gruplarına vergi teşvikleri ve sosyal yardımlar ile destek açıklıyorlar. 

Türkiye özelinde, yaşanan küresel gelişmeler neticesinde enerji fiyatlarının kontrol altına alınması kısmen enflasyon kontrolüne yardımcı olurken, seçim sonrası dönemde döviz kurlarında yaşanan artış ve kamu kaynaklı zamlar yılın ikinci yarısında tekrar enflasyonun artış trendine gireceği bir döneme işaret ediyor. Hükümet KKM modelini yüksek maliyetine rağmen sürdürmeye devam ediyor, bir yandan da yurtiçi yerleşiklerin ve bankaların döviz işlemlerine yönelik Merkez Bankası talimatlarıyla kontrol mekanizmaları getirmeye çalışıyor.

2023 Mayıs ayı içinde 2 turlu olarak tamamlanan Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimleri sonrasında mevcut iktidar yeni bir 5 yıllık dönem için ülkeyi yönetme konusunda yetki aldı. Ancak seçim öncesi uygulanan ekonomi ve vergi politikalarında önemli değişiklikler olacağını haber veren bir kadro ve söylem değişikliği ile başlayan yeni dönemde yapılacaklara ilişkin net bir yol haritası olmaması halen piyasalarda ve yatırımcılarda tedirginlik yaratıyor. 

Diğer taraftan bir süredir ötelenen bazı toplumsal konulardaki seçim vaatlerinin hayata geçirilmesi (Emeklilikte yaşa takılanlar düzenlemesi, asgari ücret artışı, memur ve emeklilere yapılan iyileştirmeler, vergi yapılandırması ve matrah arttırımı imkanları gibi) ile bunların yaratacağı mali açıklar tedirgin edici boyutta. Bir yandan depremin mali etkilerini gidermek için bir defaya mahsus olarak ek deprem vergisi uygulanmasına karar verilirken bir yandan da kısmen geçici kısmen de kalıcı bazı gelir artırıcı kalemler (vergi artışları, istisna ve indirimlerin kısıtlanması vb) konusundaki mali düzenlemeler gündemde yer tutuyor.

Bu kapsamda, dünyada yaşanan ve Türk yatırımcıları da etkileyebilecek mali gelişmeleri gözlemleyerek, önce yabancı ülkelerde yaşanan gelişmelerle başlayacağız, sonra AB / OECD gibi uluslararası kuruluşların vergi ve mali gündemlerine değindikten sonra Türkiye’de yaşanan önemli uluslararası gelişmeleri başlıklar olarak ileteceğiz.

 

Ülke Gelişmeleri

 

Kanada - 2023 yılı mali bütçesi: İşletmeler için çevreci vergi teşvikleri genişletilirken, gerçek kişilerden vergi oranlarını arttırmadan vergi tahsilatını artırmak hedefleniyor

Kanada’nın 2023 yılı bütçesinde yer alan vergi düzenlemeleri ağırlıklı olarak Kanada’da yerleşik mükellefleri ilgilendiriyor. Özellikle iklim değişikliği konusunda hükümetin yaklaşımını gösteren önemli düzenlemeler var. Geçen yıl ABD’de uygulamaya konulanlara benzer nitelikte birçok “temiz teknoloji” tabanlı vergi avantajları mükelleflere sunuluyor. Çalışanlara sağlanan hisse bazlı teşvik sistemlerinin Kanada’ya transfer edilmesi ve nesiller arası işletme ve varlık devri gibi konuların vergisel olarak etkin bir şekilde yapılabilmesi de düzenleme kapsamında yer alan önemli konulardan.

Diğer taraftan, gelir arttırıcı tedbirler kapsamında, Kanada hükümeti vergi oranlarını değiştirmeden gelir vergisi mükelleflerinden daha fazla vergi toplamayı hedefleyen Alternatif Asgari Vergi (Alternative Minimum Tax “AMT”) uygulamasını değiştirerek daha geniş bir alanda uygulamayı hedefliyor. Bu uygulama daha çok şahsi gelir vergisi mükelleflerini hedefliyor ve birçok indirim ve istisnalar sebebiyle düşük vergi ödeyen kişilerin hem ülke (Federal) hem de yerel (Provincial) bazda asgari bir oranda vergi ödemesini güvence altına alıyor. Böylece, genel vergi oranlarını arttırmadan vergi tahsilatı artırılması hedefleniyor.

 

İspanya – Vergi mükelleflerini ilgilendiren önemli yargı kararları

İspanya’da 2023 yılında verilen bazı yargı kararları içinde yabancı yatırımcıları da etkileyebilecek önemli vergi konuları yer alıyor, bunlardan öne çıkan başlıklar aşağıdaki gibi özetleniyor:

  • Yerel veri mahkemesinin verdiği bir kararda, AB içinde yerleşik mükelleflere yapılan “royalty” ödemeleri üzerinden stopaj (withholding tax) uygulamasında, iş ile ilgili giderlerin stopaj matrahından indirilebileceğine ilişkin mükellef lehine karar verildi.
  • Yüksek mahkemenin verdiği bir kararda, servet vergisi (wealth tax) uygulaması bakımından yabancı (non-resident) mükelleflerin “mortgage” borçlarının servet vergisine konu vergi matrahından indirilebileceğine karar verdi.
  • Bölgesel yüksek mahkemenin verdiği bir kararda, veraset ve intikal vergisi (inheritance and gift tax) uygulaması bakımından, halka açık olmayan şirketlerin devir değerlerinin belirlenmesinde, vergi idaresinin sadece şirketin kayıtlı değerlerini denetlemekle yetinmeyip, servet vergisi (wealth tax) kanunu içinde yer alan değerlendirme kriterlerini kullanarak emsal bedel belirleyebileceğine karar verdi.
  • Yüksek Mahkeme kararında, Madrid bölgesinde gayrimenkul sahiplerine uygulanan farklı emlak vergisi tariflerinin bir kısmının geçersiz olduğuna ve yeniden belirlenmesine karar verildi.

 

Almanya – Kâr payı (dividend) ve gayri-maddi hak bedeli (royalty) geliri elde eden yabancı yatırımcıların stopaj iadesi/indirimi konusunda çözüm önerileri

Finansal yatırımcıların ve gayrimaddi hak (IP) sahibi olan yabancı yatırımcıların Almanya’dan elde ettiği karpayı (dividend) (25%) ve gayrimaddi hak bedeli (royalty) (15%) gelirlerinin ödemesinden stopaj kesintisi yapılıyor. Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları ve Avrupa Birliği direktifleri doğrultusunda söz konusu stopaj kesintilerinden iade ve indirim imkanları bulunmaktadır.

Alman vergi mevzuatı mükelleflerin bu haklardan otomatik olarak yararlanmasına imkân vermemekte. Uygulamada ya önceden başvurup bir istisna belgesi (exemption certificate) alınması veya sonradan iade başvurusu (refund procedure) yapılması gerekmektedir. Bu konuda ayrıca, Almanya’nın vergi kayıp ve kaçakları ile mücadele için uyguladığı ve haksız vergi avantajlarının geri alınmasına yol açabilecek “anti-treaty / anti-directive shopping” uygulamaları dikkate alınmalıdır. Bu sebeple Almanya’dan benzer gelir elde eden mükelleflerin en etkin ve hızlı iade/indirim yöntemini belirlemek için Almanya’da yetkili bir vergi danışmanı ile görüşülerek hareket edilmesi tavsiye edilmektedir.

 

Kanada – Kullanılmayan evlere ilave vergi uygulaması başladı

Kanada’da daha önce tartışılarak uygulamaya konulan kullanılmayan ev vergisi (underused housing tax) uygulaması 2023’te beyan edilmeye başlıyor. Söz konusu vergi, Kanada mukimi ya da yabancı tüm ikamet amaçlı ev (residential property) sahiplerini hedefliyor. 

Her yılın son günü (31 Aralık) itibariyle kullanılmayan evlerin sahiplerinin takip eden yılın 30 Nisan tarihine kadar beyan vermesi gerekiyor. Kullanılmayan evlerin sahipleri beyan edilen değerin 1% oranında ek vergi ödemesi gerekiyor. Vergi matrahı ise söz konusu evin a) kayıtlı değeri ile b) en son satış değeri arasında yüksek olan değerden hesaplanıyor. Uygulama içinde bazı koşullara bağlı istisna imkanları da tanınmış durumda.

 

Hollanda – Gayrimenkul şirketlerine uygulanan finansal gider kısıtlaması kuralları (earning stripping rules) değişiyor

2023 Nisan ayı içinde Hollanda Maliye Bakanlığı’nın sunduğu vergi tasarısında Hollanda’da kurulu gayrimenkul yatırım şirketlerini ilgilendiren önemli bir düzenleme de yer alıyor. Mevcut durumda, Hollanda’da geçerli finansal gider indirimi kısıtlaması kuralları (earning stipping rules) kapsamında şirketlerin “net finansman giderlerinin” 1 milyon EUR’dan fazla kısmının sadece mükelleflerin EBITDA tutarının 20%’si kadarı vergi matrahından indirilebiliyor. Söz konusu kurallar hem ilişkili kişiler hem de üçüncü taraflardan alınan borçları kapsıyor, finansman giderleri hem faiz hem de kur farklarını içeriyor.

Yıllar içinde, gayrimenkul yatırım şirketleri 1 milyon EUR limitini kullanmak için portföylerini bölerek her bir gayrimenkul için ayrı şirket kurmak yoluyla finansman gider kısıtlamasından kaçınmayı tercih ediyorlardı. Bu sebeple, yeni öneri gayrimenkul kiralama işi ile iştigal eden şirketlerin söz konusu 1 milyon EUR istisnadan yararlanmasına engel olmayı hedefliyor. Henüz kesinleşmeyen bu düzenleme, Hollanda vergi idaresinin benzer birçok “vergiden kaçınma” alternatifini de değerlendirerek bunların kullanımını kısıtlamak için yeni düzenlemeler gündeme getirebileceğine de işaret ediyor.

 

Lüksemburg- 2023 yılında önemli vergi değişiklikleri

2023 yılı ilk yarısında Lüksemburg’da yabancı yatırımcıları da etkileyebilecek önemli vergi değişiklikleri yaşandı, bunların öne çıkanlarını aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:

  • Lüksemburg ile Birleşik Krallık (“UK”) arasında yeni çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması (double tax treaty “DTT”) parlamentoda onaylandı. Yeni DTT en son OECD standartlarını sağlıyor ve özellikle UK’de finansal ve gayrimenkul yatırımları olan Lüksemburg holding şirketleri için düzenlemeler içeriyor
  • Halka açık ülke bazlı raporlama (public country-by-courty reporting) yükümlülükleri içeren yeni yasa tasarısı parlamentoya sunuldu. Bu düzenleme kapsamına girecek büyük ölçekli çok uluslu şirketlerin Kurumlar Vergisi beyanlarının halka açık olarak yayımlanması hedefleniyor.
  • AB Komisyonu’nun 2022 sonunda kabul ettiği “Pillar 2 Directive” doğrultusunda Lüksemburg en geç 31 Aralık 2023’e kadar söz konusu direktifi yerel mevzuatına uygulama konusunda çalışıyor. Söz konusu uygulamanın özellikle Lüksemburg’da kurulu Fonlar ve yöneticilerine etkileri üzerinde değerlendirme yapılıyor
  • AB ile paralel olarak, vergi konusunda iş birliği yapmayan ülkeler listesi (non-cooperative jurisdications for tax) güncellendi ve BVI, Kosta Rika, Marshall adaları ve Rusya isteye eklendi. Bu güncelleme Lüksemburg vergi mevzuatındaki bazı uygulamaları doğrudan etkileyecek. Özellikle uluslararası ambargo kapsamında olan Rusya’nın listeye dahil edilmesi Rus yatırımcı ve şirketlerinin iş yaşamlarını daha da zorlaştırabilir.

 

Danimarka – Gerçek lehdar (beneficial owner) AB dışında olan ödemeler için, AB vergi istisnalarından yararlanılamayacağına yönelik yüksek mahkeme kararı

Danimarka’da kurulu ve gerçek sahibi AB dışında olan bir şirketten AB içinde (Lüksemburg) yer alan ara holding şirketi niteliğindeki ortağına şirket içi kredi (intercompany loan) üzerinden ödenen faizlerin Danimarka’da stopaja tabi tutulup tutulmayacağı konusunda devam eden bir davada, yüksek mahkeme mükellef aleyhine karar verdi.

Söz konusu kararda, daha önce AB düzeyinde incelenen davalara paralel olarak, AB içindeki şirket iştiraklerinin yararlandığı stopaj istisnasını tanımlayan direktiflerin (parent subsidiary directive) uygulanabilmesi için bazı koşulların sağlanması gerektiği, AB içinde kurulu ara holding şirketinin gerçek bir iş faaliyeti olduğuna ikna olunmayan durumlarda sadece geçici olarak (flow through) bu şirketler üzerinden yapılan işlemlerin AB istisnalarından yararlanamayacağına hüküm verildi.

Sonuç olarak, Danimarka hükümeti gerçek lehdar (beneficial owner) AB dışındaki ana şirket olarak kabul edilen söz konusu ödemeler üzerinden stopaj yoluyla vergi tahsil etme hakkını güvenceye almış oldu. Söz konusu karar, uluslararası vergi yapılanmalarının zorluğunu ve ana amacı vergiden kaçınmak olan yapıların uygulama alanının giderek daraldığına yönelik bir örnek teşkil ediyor.

 

Macaristan – Genişletilmiş üretici sorumluluk programı (EPR) yürürlüğe giriyor 

Macaristan’da 1 Temmuz 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenleme kapsamında, Macaristan’da üretim yapan veya yurtdışında ürettikleri ürünleri ile kez Macaristan’da satışa sunan şirketleri etkileyen genişletilmiş üretici sorumluluk programı (extended producer responsiblity scheme “EPR”) yürürlüğe giriyor.

Ayrıca yeşil vergi (green tax) olarak adlandırılan düzenleme kapsamında yurtdışından online mağazalar aracılığıyla Macaristan’a satış yapan işletmeleri de etkileyen düzenlemeler var.

Bu kapsamda iş ve işlemleri olan mükelleflerin Macaristan’da bir danışman ile temasa geçerek planlamalarını buna göre yapmaları tavsiye edilmekte. 

 

İrlanda – Dijital oyun geliştiricileri için yeni vergi teşvik sistemi yürürlüğe giriyor 

İrlanda hükümeti, dijital oyun geliştirme şirketlerini kapsayan yeni bir vergi teşvik sistemi hayata geçiriyor. Söz konusu karar, AB devlet yardımları (state-aid) konusundaki kısıtlamalara tabi olup olmadığı konusunda AB Komisyonu tarafından değerlendirilecek.

Söz konusu düzenleme hayata geçerse, İrlanda dijital oyun geliştirme şirketleri için rekabetçi bir ülke olarak kendisini konumlandırmış olacak. Önerilen sistemde, özet olarak, nitelikli harcamaların (eligible expenditures) 25 milyon EUR kadar olan tutarı üzerinden 32% oranında vergi iadesi kredisi verilmesi hedefleniyor. Böylece şirket başına yıllık maksimum 8 milyon EUR kadar bir ilave vergi avantajı sağlanması hedefleniyor.

Özellikle AB düzeyinde minimum 15% vergi oranı uygulamasının hedeflendiği bir süreçte, bu gibi vergi teşviklerinin uygulanabilmesi tartışmalı ancak planlandığı gibi hayata geçirilebilirse dijital oyun şirketleri için İrlanda AB ülkeleri içinde önemli bir alternatif haline gelebilir.

 

Polonya – Yurtdışına yapılan ödemelerde gerçek lehdar beyanı alınmasını isteyen vergi idaresi yorumunu yüksek mahkeme onayladı

Yüksek Mahkeme’nin yeni bir kararında, yıllık 2 milyon PLN aşan ödemelerde, Polonya’da stopaj beyan etmekle yükümlü (vergi sorumlusu) olan kişilerin, gelir elde eden yabancı taraflardan gelirin gerçek sahibi (beneficial owner) olduğunu gösteren eden resmi bir beyan alması gerektiği yönündeki vergi idaresi düzenlemesini uygun buldu. Söz konusu ihtilaf, yabancı bankalardan kredi kullanan Polonya’da kurulu bir şirketin kredi ve faiz ödemelerinin “gerçek lehdar”ının vergi idaresi incelemesi sürecinde sorgulanması sonucu ortaya çıktı. Polonya şirketi kanunda yer almayan böyle bir yükümlülüğün idari yorum ile dayatılmayacağını iddia ederek dava açtı ancak hem yerel mahkeme hem de yüksek mahkeme, beklenmedik şekilde, vergi idaresinin yorum hakkını destekleyici kararlara imza attılar. Söz konusu kararların emsal teşkil etmesi halinde, Polonya’dan yurtdışına yapılacak yüksek tutarlı ödemeler için vergi dairesinin benzer şekilde incelemeleri genişletmesi beklenebilir.

 

İsviçre – OECD/G20 kararları doğrultusunda asgari vergi uygulamasına “Evet” dedi

Haziran 2023 içinde yapılan oylamada, İsviçreli seçmenler OECD/G20 kararları doğrultusunda asgari vergi uygulamasını hedefleyen anayasa değişikliğine evet dediler.  Söz konusu anayasa değişikliğini takiben, Federal Hükümete asgari vergi uygulamasını hayata geçirecek düzenlemeler için yetki verilecek. Takip eden 6 yıllık süre içinde de bu konuda kalıcı vergi kanunları parlamentoya sunulmak zorunda.

Mevcut durumda, AB içinde en düşük kurumlar vergisi yükü (federal ve kantonal düzeyde birleşik bakıldığında bile) sağlayan ülkelerden olan İsviçre’nin bu konudaki tavrı AB içinde de belirleyici olacaktır. 2023 yılı içinde diğer ülkelerin de söz konusu düzenlemeleri gündeme alıp onaya sunması bekleniyor.

 

Hollanda – Hollanda’da iştiraki olan yabancı holding şirketleri için temettü stopaj istisnası konusunda önemli yargı kararı

Haziran 2023 içinde, yüksek mahkemede görülen bir davaya ilişkin, Hollanda savcılık makamı mükellef aleyhine görüşünü açıkladı. Eğer söz konusu görüş mahkeme düzeyinde de kabul edilirse, Hollanda’da stopaj istisnası uygulaması için emsal teşkil edebilir.

Hollanda, yerel kanunlarında yer alan bir düzenleme ile, yabancı ortaklara yapılan temettü (dividend) ödemeleri üzerinden, belirli koşulların sağlanması halinde, stopaj istisnası (withholding tax exemption) imkânı sağlanıyor.

Örnek olaylarda, Hollanda’da kurulu şirketlere ortak olan ve temettü geliri elde eden Belçika şirketlerin vergi idaresine yönelik temyiz başvurusu konu ediliyor. Birinci örnekte, Belçika’da kurulu ana şirketin yeterli ticari faaliyeti olmadığı iddiası ile istisna uygulaması reddediliyor. İkinci örnekte ise, Belçika’da kurulu ana şirketin yeterli ticari faaliyeti olduğu kabul edilmekle birlikte, bunun Hollanda’daki şirketin faaliyeti ile ilgisi yeterli görülmediği için istisna uygulaması reddediliyor.

Söz konusu kararın da gösterdiği gibi, kanunlarda yer alan istisnaların koşullarını sağlamak ve her yıl değişen mevzuat, yargı kararı ve idari yorumlar ışığında mevcut yapıları sürekli gözden geçirmek önem arz ediyor. 

 

OECD ve Diğer Uluslararası Kuruluşlar

 

Bilgi Değişim Anlaşması Konseptine Kripto Varlıklar da Dahil Edildi

Common Reporting Standards (CRS) olarak bilinen, Otomatik Bilgi Değişimi Çerçevesine kripto varlıkların da dahil edilmesi kabul edilmiştir. Konuyla ilgili 8 Haziran 2023 tarihli Rapora OECD web sayfasından ulaşabilirsiniz.

Amerikan FATCA ile birlikte, otomatik bilgi değişimi finansal konularda bazı mali bilgilerin ülke mali idareleri arasında paylaşılması esaslarını içermektedir. Ülkemizle birlikte 110 ülke bu anlaşmanın tarafı olmuşlardır.

OECD ayrıca, uluslararası vergide 21. Yüzyılda ülkeler arasında yardımlaşmaya ilişkin yeni bir Rapor yayımlamıştır.

 

BEPS ve MLI

 

OECD bünyesinde devam eden vergi kayıp ve kaçakları ile mücadele uluslararası eylem planı (BEPS) kapsamında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarında değişiklik yapan çerçeve anlaşması (Multilateral Instrument – “MLI”) en son Moğolistan tarafından da imzalandı.

Moğolistan’ın 100. Ülke olarak imzaladığı diğer imzacı ülkelerin de onay prosedürlerinin tamamlanmasıyla 1850 anlaşma kapsama alınmış olacaktır.

Söz konusu anlaşma Türkiye’de de onaylanması için TBMM gündemine sunulmuştur. Onaylanması halinde Türkiye’nin imzaladığı çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları uygulamasında önemli değişikliklere yol açabilecek bu anlaşmanın içeriği ve sürecinin takip etmek için vergi danışmanlarınızla temas içinde olmanızı ve bültenlerimizi yakından takip etmenizi önemle hatırlatmak isteriz.

OECD, imzacı ülkelerin tam bir listesini ve karşılıklı kabul edilen maddeleri içeren bir veri tabanını güncelleyerek kullanıma sunmuştur.

 

OECD, Teknokent Kazanç İstisnası Açısından Gelir Odaklı Teşviklerle İlgili Güncelleme Yapmıştır.

Ülkemizde “teknokentlerde kurumlar vergisi istisnası için nitelikli harcamalar” konusu giderek daha çok önem kazanmaktadır. Her ne kadar en son Ek Vergi sürprizi ile karşılaşsa da Teknokentte münhasıran sayılan faaliyetlerden elde edilen kazançlarda tam kurumlar vergisi istisnası uygulanmaktadır. Bu istisna, faaliyet-gider bazlı bir şekilde uygulanmakta olup, OECD’nin önerdiği ve Türkiye’nin de kabul ettiği yaklaşıma göre mutlak bir istisna yerine nitelikli sonuçlara yönelik olarak orantılama yöntemiyle bir istisna modeline geçilmiştir.

Konuyla ilgili olarak OECD, tarafından önerilen yönteme ilişkin yapılan güncellemeyi ele aldığımız yazımıza linkten ulaşabilirsiniz.

 

OECD, 2023 Ücret ve Vergilendirme Raporunu Yayımlamıştır

Her yıl yayımlanan raporda bu yılki tema enflasyon karşısında ülkelerin aldığı önlemler ve özellikle düşük gelirli çocuklu ailelerin enflasyonist dönemlerde vergi karşısında ezilmemesi konusu ele alınmıştır. Bu konuda 17 OECD ülkesinin otomatik mekanizmalara sahip olduğu 21 tanesinin ise duruma göre değerlendirme yaptığı görülmektedir.

Bu yılki oranlara bakınca, OECD ortalamasında SGK yükü dahil %34,6 olduğu, en yüksek yükün %53 ile Belçika’da olduğu ve Kolombiya’da ise 0 vergi yükü olduğu anlaşılmaktadır.



Ülkemizde Neler Var?

 

Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları (ÇVÖA)

2022 yılında Gana, Uruguay ve Kamerun ile ÇVÖA akdedilmesi amacıyla müzakereler yapılmış olup, Sri Lanka, Kamboçya ve Burundi ile ÇVÖA imzalanmıştır.

31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla Türkiye’nin taraf olduğu ÇVÖA bilgileri aşağıdadır.

Anlaşma İmzalanan Ülke Sayısı 101
Yürürlükte Olan Anlaşma Sayısı 88
İmzalanan Ancak Henüz Yürürlüğe Girmemiş Anlaşma Sayısı 12
Parafe Edilen Ancak Henüz İmzalanmamış Anlaşma Sayısı 9
Müzakereleri Devam Eden Anlaşma Sayısı 9

 

İlk olarak 3/11/1970 tarihinde Ülkemiz ile Avusturya arasında ÇVÖA imzalanmasıyla başlayan süreçte, 2022 yılı sonu itibarıyla toplam 101 ülke ile ÇVÖA imzalanmış olup bu anlaşmalardan 88’i yürürlüğe girmiştir. Yürürlükte olan bu anlaşmalardan 26 tanesi AB üyesi ülkelerle imzalanmıştır.

Afganistan, Küba, Libya, Mali, Morityus, Mozambik, Tanzanya ve Angola ile ÇVÖA imzalanması için müzakereler devam etmektedir. (2022 Yılı GİB Faaliyet Raporu)

 

Borsada İşlem Gören Şirketlerin Kendi Hisselerinden Yapılması Öngörülen Stopaj Sıfırlandı

6791 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile tam mükellef sermaye şirketlerinin iktisap ettikleri kendi hisse senetleri veya ortaklık paylarına ilişkin olarak dağıtılmış kâr payı sayılan tutarlar üzerinden GVK 94. md/4 kapsamında yapılacak tevkifat oranı %0 olarak belirlenmişti. Konu ile ilgili yazımıza link üzerinden ulaşabilirsiniz.

Daha sonra yapılan değişiklikle sadece Borsa İstanbul'da işlem gören tam mükellef sermaye şirketi payları için % 0 tevkifat uygulamasının devam etmesi sağlanmıştır.  

 

KDV, BSMV, Harçlar vb. Vergiler Artırılmıştır

7 Temmuz 2023 tarihinde yayımlanan Kararla KDV (dahilde ve ithalde alınan) oranları 2 puan, BSMV (tüketici kredilerinde) oranı 5 puan artırılmış, şans oyunları vergi oranları iki katına çıkarılmış ve harçlar ile cep telefonu kayıt harcına zamlar yapılmıştır.

Söz konusu artışlarla 2023 yılı için ilave 130 milyar TL civarında bir vergi geliri artışı olacağını hesaplıyoruz. Konu ile ilgili yazımıza link üzerinden ulaşabilirsiniz.

 

Kurumlar Vergisi Oranları 5’er Puan Artırılmıştır

Seçim sonrasında beklenen yeni vergiler ve vergi oran artışları TBMM gündemine gelmiştir. Kurumlara 5 puan ek vergi getirilmesi, 2023’te MTV’lerin iki kat ödenmesini öngören ek motorlu taşıtlar vergisi, taşınmaz satışlarında öngörülen satış kazancı istisnasının ve taşınmazların kısmi bölünme kapsamından çıkarılması ve ihracatçı firmalar için 1 puan olarak uygulanan indirimli oranın 5 puan olarak uygulanması ana başlıklar.

Taşınmaz satış kazancına ilişkin kurumlar vergisi istisnasının yeni edinilen taşınmazlar için sona erdirilmesi ve mevcut taşınmazlar için %50 yerine %25 olarak uygulanması gündemdedir. Ayrıca 2024 yılı başında taşınmazların kısmi bölünmeye konu edilme imkânı ortadan kalkacağı için bölünme işlemi düşünen firmaların elini çabuk tutmasını öneriyoruz.

Kanun Teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilmiş olup Genel Kurul’da görüşüldükten sonra yasalaşması beklenmektedir.

Detaylar için linkte yer alan yazıyı okuyabilirsiniz.

 

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

 

Sevgi ve saygılarımızla,

 

Tax & International Advisory | Taxia & Taxademy




PDF İndir